19 Mayıs 2018 Cumartesi
Harry Potter’ın Dünyası, Bizim Dünyamız: Cadılar, Büyücüler ve Diğer Sihirli Şeyler
17 mayıs tarihinde Zorlu Performans Sanatları Merkezi'nin Sky Lounge kısmında gerçekleşen ücretsiz olan söyleşiye katıldım. Gidecek etkinlik ararken bu söyleşiyi buldum ve çok heyecanlandım çünkü Harry Potter'ın filmlerine ve kitaplarına hayran biriyim. İkinci olarak bütün Harry Potter kitaplarının çevirmenliklerini yapan Sevin Okyay ve Kutlukhan Kutlu söyleşide yer alacaklardı. Saat 19:30 da başlıcak söyleşiye herkes önceden gelmişti. Ücretsiz olduğu için de hemen yerler dolmuştu. Söyleşide adından belli olduğu gibi Harry Potter macerasının iç yüzü hakkında bilgiler verildi ve gerçek hayatla bağlantılar kuruldu. Benim gibi bir Potterhead için büyük bir avantajdı. Söyleşi olduğu için de hiç sıkılmadım. Benim gibi Harry Potter serisini seven biri için güzel bir seçenek.
Demirtaş Ceyhun Halk Kütüphanesi
18 Mayıs tarihinde Sarıyer Belediyesinin açmış olduğu Demirtaş Ceyhun Halk Kütüphanesini ziyaret ettim. Ünlü yazar Demirtaş Ceyhun'un ailesi tarafından yaptırılan bu kütüphane tüm Sarıyerlilere açık hizmet sunuyor. İçerisi biraz küçük olsa da 4 tane bilgisayar, bir sürü raf ve sorduğuma göre 7500 kitap barındırıyor. Birkaç kitaba bakarken ordaki görevli Garip dayı da çok tatlıydı. Uzun zamandır bu işi yapıyormuş. Katalog sistemi olduğu için bilgisayardan aradığınız kitabı kolaylıkla bulabiliyorsunuz. Aynı zamanda makale ve denemeler içeren bilimsel kitaplar da bulunuyor. Kitaplara baktıktan sonra bize çay ikram ettiler. Kütüphane direk deniz kenarında olduğu için çok hoştu. Kitabınızı alıp denize karşı çay içip günün tadını çıkarabilmek için çok güzel bir mekan. Fakat kitap ödünç alacaksanız önceden veliniz tarafından imzalı bir kağıt getirmek gerekiyor yoksa kitabı ödünç vermiyorlar. Tabi bir de kimliğinizi getirmeniz gerekiyor.
Sahaf Altın
18 Mayıs Cuma günü Baltalimani taraflarında bulunan 15 yıllık bir sahafa gittim. Daha önceden hiç sahafa gitmediğim için ilk başta stres olmuştum çünkü duyduklarıma göre bazı sahaflar çok bilmiş veya önyargılı olabiliyorlarmış. Neyseki bu sahafın sahibi çok tatlıydı. Öncelikle sahaf küçük bir ara sokaktaydı. İçerisi küçük olmasına rağmen bir sürü raf tıka basa doluydu. Neredeyse dükkandan kitap taşacaktı. Kitaplara çarpmadan yürümek çok zordu. Dükkanın sahibi de 40lı yaşlarda biriydi. Her sorduğum soruya cevap verdi ve yardımcı oldu. Sahaf fuarları hakkında broşür de verdi. Meğersem yılda en az 4 kere büyük fuarlar oluyormuş. Ellerinde tahminen ne kadar kitap var diye sorduğumda 20 binden fazla olduğunu söyledi. Her ay 5 bin kitap satıyor 10 bin kitap geliyormuş. Ve kitaplar neredeyse yarı fiyatlarına satılıyor. Biraz dikkatli araştırdığımda 1930lardan kalma TBMM üyeleri hakkında bilgi barındıran gerçek basım bir kitap buldum. Aynı zamanda yine 1915lerden kalan siyah deri ciltli bir yazarının adı silinmiş bir roman-anı kitabi gibi bir şey buldum. Kitabın yanı sıra antika eşyalarda vardı bu sahafta. Yaklaşık 1 saat harcamama rağmen kitapların ancak yüzde 5 ine bakabilmişimdir. Karıştırdıkça daha güzel şeyler buluyorsunuz. Aynı zamanda bildiğimiz kitapçılardaki kategorileme sistemi olmadığı için her tür kitaba göz atabiliyorsunuz. Bende aradığım şeyleri zor da olsa buldum. 5 tane fransızca roman alarak sadece 50 tl ödedim. Normalde tanesinin 20 tl olduğu kitaplar hem de eski basımdı. Evime de çok uzak olmadığı için kesinlikle bir daha gideceğim. Kitap okumayı sevmeyen birini sevdirecek bir ortamdı.
Tamamla Bizi Ey Aşk
Ablamla birlikte 7 Mayıs 2018 tarihinde Down Sendromu Derneği adına gerçekleşen tiyatro oyununa gittik. Profilo Gösteri Merkezi'nde gerçekleşen tiyatro saat 20.30 da başladı. Tiyatronun senaristliğini Ali Poyrazoğlu üstlenmekte. Öncelikle ilk başta oyun hakkında pek bir bilgim yoktu. Sonra broşürlerde aslında yine Ali Poyrazoğlu'nun bir kitabından oyuna çevrildiğini öğrendim. Adından da anlaşıldığı gibi kitapta yazar tecrübelerini, yaşadıklarını anlatıyor. Bu oyun da bu kitaptan bazı seçmece olaylar barındırıyor.
Daha önce gittiğim oyunlara nazaran bu oyunda sadece 3 kişi oynuyordu. Oyuncuların hiç birini tanımıyordum. Komedi tarzında olmasına rağmen ben pek gülemedim. Oyun zaten genel olarak ilişkilerden, evliliklerden, boşanmalardan falan bahsettiği için pek ilgimi çekmedi. En azından 30 yaş üstü kişilerin gidebileceği bir oyun olarak görüyorum. Sadece toplanan gelirlerin Down Sendromu Derneği'ne gönderilmesini bilmek bile bu oyuna gelmenizi sağlıyor.
Sultanahmet Camii gezisi
Nisan ayında arkadaşlarımla birlikte Fatih'te bulunan Sultanahmet Camii'sini ziyaret ettik. Başka bir tur rehberini dinlememiz sayesinde de tarihimizde önemli bir yer tutan bu camiiyi keşfetme şansı bulduk.
Öncelikle eser Mimar Sinan tarafından değil Sedefkar Mehmet Ağa tarafından inşa edilmiştir. Eser, padişah 1. Murat döneminde inşa edilmiştir. Padişah camiinin yapımıyla çok ilgilenmiş hatta kendisi bile temeline toprak taşımıştır. İçeri ilk girdiğimizde dikkatimiz çeken ilk şey, camiinin duvarlarını süsleyen mavi, yeşil, beyaz İznik çinileriydi. Avrupalıların bu camiiye Blue Mosque demesinin nedenini anlamış olduk. Aynı zamanda padişahların ibadeti için özel hazırlanan Hünkar Mahfili'nin de güzelliği bizi büyüledi.
Bu gezi sayesinde camiilerin sadece ibadet için değil de genel kültür olması için de var olduğunu anladım.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)